Üç bakanlığın bütçesi Meclis’te kabul edildi

Aile ve Sosyal Hizmetler, Sağlık ve İçişleri bakanlıklarının 2023 seneyi bütçeleri TBMM Genel Heyetinde kabul edildi. Görüşmeler sırasında, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak değerlendirmelerde bulundu. İYİ Parti Grup Başkanvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun partilerine müteveccih bir isnatta bulunduğunu söyleyerek, “Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin her cephede terörle yaptığı gayreti amasız, fakatsız, lakinsiz destekliyoruz. Bunun için hem şanlı ordumuza hem kahraman güvenlik üyelerimize şükranlarımızı sunuyorum.” ifadelerini kullandı. Bu çabaya katkılarının anlaşılması bakımından Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, Sahil Güvenlik Komutanlığının, MİT’in, Jandarma Genel Komutanlığının, Korunma Sanayii Başkanlığının bütçelerine “evet” oyu vereceklerini belirten Dervişoğlu, “Bu, doğrudan bağlaşık olduğumuzun kanıtıdır.” diye konuştu. “Bizi Amerikancılıkla yargılamıştır.” diyen Dervişoğlu, bütün ömrünü emperyalizme karşı gayretle geçirdiğini belirtti. Dervişoğlu, “Allah’a hamdolsunsun ki bir kere bile emperyalizmin kelepçesine kendimizi kaptırmadık.” dedi. Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığını elde rastgele bir kanıt olmadan yargılamaya kalkmanın son derece yanılgılı bir yaklaşım olduğunu dile getirdi. İçişleri Bakanı Soylu’nun konuşmasına da değinen Bülbül, “Doğru tektir. Devletin, halkın çıkarı, geleceği, özellikle Türkiye Asrı için verilen gayrette yurttaşımızın güvenliği, yaşam hakkı son derece değerlidir. Ülkemizin asayişini, güvenliğini ayakta yakalamak için çok ciddi çabalar verildiğinin farkındayız. Bu çaba sebebiyle bazı oklar kendisine dönmüştür.” değerlendirmesinde bulundu. HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya medeni tutumu ve Meclise gösterdiği hürmetten dolayı teşekkür ederek konuşmasına başladı. Bakan Soylu’nun hakkındaki iddialara yanıt vermemek için gösteri yaptığını ileri süren Oluç, “O kadar büyük hukuksuzlukların, haksızlığın yaratıcısı, uygulayıcısı ve devam ettiricisi bir pozisyonunda ki başka cinsli davranamaz zati.” diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Soylu’nun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaret ettiğini söyleyerek, “Hangi AK Parti’li Tayyip Bey’e böyle bir hakareti içine sindirebilir? Hazmedemez.” dedi. Kılıçdaroğlu’nun sorduğu 4 sualin hiçbirine İçişleri Bakanı Soylu’nun yanıt vermediğini korunan Altay, “Makûs söz söyleyen aynı sesi dinleyecektir, bu böyledir. Bazısının bakan olması, bazısının milletvekili olması, bazısının iktidar olması, bazısının muhalefet olması, kimseye böyle bir üstünlük kazandırmaz.” görüşünü paylaştı. İçişleri Bakanı Soylu’nun muhalefete müteveccih “Amerikancısınız.” sözlerini hatırlatan Altay, şöyle konuştu: “Şimdi bir Amerikancı tarifi yapalım hep beraber. Kim Amerikancı olabilir diye soruyorum, 1 Mart tezkeresine ‘evet’ diyen mi Amerikancıdır ‘hayır’ diyen mi Amerikancıdır? Mesela, İstiklal’deki alçak, iftiharsız hücum sebebiyle Amerika Birleşik Devletleri’nin taziyesini reddeden mi Amerikancı, kabul eden mi Amerikancı? Amerika Birleşik Devletleri Başkanı, benim ülkemin Cumhurbaşkanına, hoşlanmam ayrı bir şey, kızarım ayrı bir şey, karşıtıyım ayrı bir şey, ‘Ablavut olma.’ diyemez; buna ses çıkarmak mı Amerikancılık, suskun kalıp breyin eğmek mi Amerikancılık?” AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, kimin Amerikancı olup olmadığını halkın gayet iyi bildiğini söyledi. “15 Temmuz FETÖ darbesine ‘hakimiyetli darbe’ diyenler Amerikancıdır.” ifadesini kullanan Tunç, “Daha 3 gün evvel Amerika’dan telefonla görüntülü katılan Rifkin’le ‘Teknolojiyi ulusumuza da gösterelim istedik.’ diyenler Amerikancıdır.” yorumunu yaptı. Ceza İnfaz Kanunu’nda “Terör, uyuşturucu kabahatleri, cinsel hücum ve çocuk istismarı AK Parti’nin kırmızı çizgisidir.” dediklerini anlatan Tunç, şu anda cezaevlerinde uyuşturucu sebebiyle uyuyan tutuklu ve kararlı rakamının, mevcut kararlı ve tutuklu rakamının üçte 1’i olduğuna işaret etti. Genel Heyette, bütçe üzerindeki konuşmaların ardından sual-yanıt kısmına geçildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 6 yaşındaki bir çocuğun cinsel istismara uğradığı iddiasına ait kendilerine davanın ihbar edildiği, 2 Aralık günü davaya müdahil oldukları balakasını verdi. Süreci takip edeceklerini belirten Yanık, “Eskiki ilgisizliklerle ilgili, takipsizlik kararı veren savcıyla ilgili HSK soruşturma başlattı, takip edeceğiz. Hekimle ilgili Sağlık Bakanlığı soruşturma başlattı, bunu takip edeceğiz.” diye konuştu. “2020’de vakayı bildiğinizi söylüyorsunuz, süreci takip etmemişsiniz.” tenkitlerine ise Yanık, “Bir ceza soruşturmasının devam etmesi başka bir şeydir, bir mağdurun tehlike altında olduğu balakasıyla bize gelmesi başka bir şeydir. Soruşturma safhası başka bir şeydir, kolluk tarafı başka bir şeydir. Bakanlık olarak mağduru gözetmekle mükellefiz. Dava açılmamış, soruşturmayla alakalı hiçbir süreç bilmiyoruz. Dolayısıyla bizden kendi başımıza gidip birtakım tasarruflar bilave ediyorlar. Bu hangi usule uygun? Bu dostlarımız bunu biliyorlar fakat şu anda böyle konuşmak onlar için daha çok getirisi olan tavır.” cevabını verdi. Daha evvel yaptığı konuşmaların saptırıldığını vurgulayan Yanık, istismarın, şiddetin semti olmadığını, her yerde her tabanda karşılarına çıkabildiğini dile getirdi. Yanık, “O zaman bu bize bu gayretin çok karmaşık, hepimizin çabası olduğunu gösteriyor dedim. Dolayısıyla siyaset konuşmasın değil, siyasetin malzemesi haline getirirsek bu işi çözüme eriştiremeyiz. CHP’lilere soruyorum, Hıdır Çakmak için Kemal Kılıçdaroğlu’nu suçlayabilir miyiz? Hayır, kabahat bireyseldir, her yerde olabilir. Söylediğimiz şey budur.” diye konuştu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 6 yaşındaki bir çocuğun cinsel istismara uğradığı iddiasına ait, “Ülkemizde infiale yol açan çocuk istismarı mevzusu anlatılan gibiyse neyini konuşalım, gereği yapılmalı.” dedi. Tetkiklerin kısıtlandığı iddialarına sarihlik getiren Koca, tetkikleri sınırlamaya müteveccih bir idaremelik yayınlamadıklarını belirtti. Böyle bir amaçlarının da bulunmadığını ifade eden Koca, idaremeliğin temel emelinin hasta güvenliğini sağlamak ve özel sağlık kurumuların tasarılama dışına çıkmasını yasaklamak olduğunun altını çizdi. Koca,”Bizim gördüğümüz, özel sağlık kurumuların, özellikle bu süreçte kendilerine müteveccih tasarılamayı delmek üzere muayenehaneciliği kullanmalarıdır. Son yarıyılda tetkik sağlık kurumuları oluşmaya başladı. Özel sağlık kurumuların yaptığımız tasarılamayı tetkik doktorluğu üzerinden delmelerine izin vermek istemiyoruz. Uygulama yaşama geçtiği zaman belli bölgelerde veya belli branşlarda kasvet yaşanması halinde vaziyeti değerlendiririz.” diye konuştu. İlaçların bulunamadığına müteveccih tenkitlere cevap veren Koca, gerek ilaç faktör maddelerinin tedarikiyle alakalı küresel talep meseleyi gerekse kur farkı kaynaklı maliyetleme probleminin bulunduğunu söyledi. Koca, “Bir başka mesele, kur aktüellemesinin yarıyılsal olarak senede bir defa şubat ayında hakikatleşmesidir. Bu tarih yanaştıkça imal ve stok meseleleri baş göstermektedir. Her tedbiri alıyoruz, önümüzdeki günlerde bu meseleyi çözüyoruz, evham etmeyelim.” ifadelerini kullandı. Aşılarla alakalı rastgele bir stok meseleyi olmadığı balakasını veren Koca, “4’lü kitle alakalı uygulamaya önümüzdeki günlerde geçiyoruz. Hem Kovid-19 hem influenza A ve B hem de RSV’ye tanı koymak için yerli kit, sağlık kurumularımızda 1-2 hafta içerisinde kullanıma geçmiş olacak.” dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “HDP’li belediyelerin hiç yolsuzluk yapmadığı” doğrultusunda gün içerisinde değerlendirme yapıldığını hatırlattı. Soylu, “İki alan var, birisi terörle, birisi yolsuzluklarla ilgili. 98 belediye başkanı, şu ana kadar 883 sene ceza aldı. Vazifeden alınan belediyelerde kanunsuzluk yapılmadığı güzergahındaki söylemler doğru değil.” ifadelerini kullandı. TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, bütçelerin kabul edilmesinin ardından, 6. turda yer alan müesseselerin bütçelerini görüşmek üzere birleşimi, saat 11.00’de bir araya gelmek üzere kapattı. Resim: Anadolu Ajansı