İsveç’deri skandal onay! Türk elçiliği önünde Kuran-ı Kerim yakılmasına izin verdiler
The Economist Mecmuası kapağına Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Şentop’tan tepkiTürkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, The Economist mecmuasının kapağına tepki göstererek, “Onlar kendi çıkarlarına göre bir dünya, bölge ve Türkiye planlıyorlar. Türkiye, o çıkar ve tasarıları bozduğu zaman bundan rahatsızlık dinliyorlar. Biz de her zaman bu bölgeyle ilgili hariçten gazel okuyan, tasarı yapmaya çalışanların tasarılarını bozmaya ve onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Herkes kendi işine baksın, başlarındaki belalarla uğraşsınlar” dedi.Türkiye Büyük Ulus Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, Sakarya’da asıllaştırdığı bir dizi program sonrasında Adapazarı ilçesinde bulunan bir lokantada gazeteciler ile toplandı. Şentop, burada basın üyelerinin sorularını cevapladı. İngiltere’nin haftalık mecmuası The Economist’in, Türkiye’de hakikatleşecek tercihle alakalı hazırladığı analizde yer alan skandal ifadeler ve kapağına ait suali de cevaplayan Şentop, onların kendi çıkarlarına göre planladıkları dünyada tasarıları bozulduğu zaman rahatsız dinlediklerini ifade ederek “Herkes kendi işine baksın, başlarındaki belalarla uğraşsınlar” diye konuştu. “TASARI YAPMAYA ÇALIŞANLARIN TASARILARINI BOZMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Basın üyelerinin The Economist’in, Türkiye’de hakikatleşecek tercihle alakalı hazırladığı analizde yer alan skandal ifadelere ait suali cevaplayan Şentop, “Bazı ülkelerde kenarda kalmış siyasetçilerin Türkiye ile alakalı açıklamaları var. ABD’de en son Trump’ın güvenlik danışmanı var, o da bir açıklama yaptı geçenlerde ve dedi ki; ‘Türkiye’de, Erdoğan’ı kesinlikle yıkmamız gerekli bunun için gerekirse sarihtan çalışalım.’ O bireyle alakalı bir gazeteci yazı yazmış ve iki ihtimalin olduğunu söylemiş. Diyor ki, bu birey Erdoğan’a çalışıyor veya Trump’ın onunla alakalı bir sözü var ‘Washington’un en ablavut adamı’ budur diye söylediği söz var diyor. Türkiye ile alakalı daha evvel daha önceki yarıyıllardan gelen bazı Avrupalı siyasetçilerin bir ekip yaklaşımları var. Bunlar kendilerini hoca gibi görüp sanki karşılarında bir talebe var gibi parmak sallayarak konuşmaya alışmışlardı ve bu alışkanlıkları biz bozduk. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere 20 yıldır onların bu alışkanlıklarını bozduk. Onlara gereken her türlü yanıtı kavrayacakları ton ve ağırlıkta verdik, artık öyle bir Türkiye yok. Amerika’dan, İngiltere’den o köşe yazısı, mecmuanın manşetiyle etkilenmeye çalışılan bir politik yaşamı olan Türkiye yok artık. Bunu genel olarak Türkiye olarak söylüyorum, bu cins açıklamalar yalnızca Cumhurbaşkanımız ve oradaki yakın çalışma dostlarıyla alakalı değil, Türkiye’de siyaset yapan herkesi rahatsız edecektir. Ama en başta ulusumuzu rahatsız eder bu cins açıklamalar. Herkes kendi işine baksın, başlarındaki belalarla uğraşsınlar. Burada ulusumuz karar verecek tek ve yegane mercidir. Onlara da haddini her etrafta biz bildiriyoruz. Onlar kendi çıkarlarına göre bir dünya, bölge ve Türkiye planlıyorlar. Türkiye, o çıkar ve tasarıları bozduğu zaman bundan rahatsızlık dinliyorlar. Biz de her zaman bu bölgeyle ilgili hariçten gazel okuyan, tasarı yapmaya çalışanların tasarılarını bozmaya ve onları rahatsız etmeye devam edeceğiz. Ulusumuz son karar vericidir, kararı ulus verir” dedi. “BU MEVZUDA BİR KARARSIZ YOK” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekerrürden adaylığının tartışılması sualini de cevaplayan Şentop, “O münazara yeni bir münazara değil reelinde. Ben aktüel siyasetle alakalı konuşmuyorum bir vakit daha meclis başkanı olarak. Meclis başkanı tercih takviminden sonra basmakalıp siyasetçi olarak konuşmaya başlıyor. Parti buluşmalarına katılamıyor. O bakımdan güncel siyasetle alakalı konuşmuyoruz. Genel olarak daha çok Türkiye değerlendirmesi yapıyorum. Cumhurbaşkanımızın adaylığı mevzusu, tüzük farklılığı yaptığımız sırada, 2016’nın Aralık ayı ve 2017’nin ocak ayında da bizim farkında olduğumuz ve yasal gidişatını yazdığımız bir mevzu. Tüzük farklılığını yapan, birinci evrede bir tüzük komiteyi vardır. Bu komitenin sunduğu bir rapor vardır. Tüzük raporu. Ben Tüzük Komiteyi Başkanıydım o zaman, o raporu ben yazdım. Orada bir paragraf var. O paragrafı 2017 senesinin Ocak ayında koymuştuk. Orada diyor ki, bir hükümet sistemi farklılığı reelleşmiştir. Bu hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı, evvelki hükümet sistemindeki cumhurbaşkanı ile aynı değildir. Yalnızca ad eşliği var aralarında. Birisi Başbakanın ve kabinenin olduğu sistemde yetkisiz, yetkilerini ancak hükümetle ve başbakanla beraber kullanan bir Cumhurbaşkanıydı. Yeni sistemde ise cumhurbaşkanı, daha önceki sisteme göre cumhurbaşkanı, başbakan ve kabinenin genel yetkilerini içeren, yürütmeyi temsil eden birey. Dolayısıyla adların aynı olması hukuken ehemmiyetli değil. O kavramın içeriği ehemmiyetlidir. Dolayısıyla, aynı olmadığı için, ‘Yeni sistemden evvelki yarıyılda cumhurbaşkanlığı yapanların görev zamanları, yeni sistemde hesaba dahil edilmez’ diye bir paragraf koymuşuz kurul raporuna. O zaman bunun kimse farkında değildi. Daha sonra biz gösterdik. Yazılan metinleri okumuyorlar zira. Birisi, böyle bir fikri ortaya attı. Şimdi bakıyorum, konuşuyorlar. Ama neyi yetersiz bildiklerini, neyi öğrenmediklerini ben fark ediyorum. ‘Türkiye Cumhurbaşkanı iki kez seçilir’ diye bir karar var. Önceden de vardı, şimdi de var. Bunlar iki maddeyi yan yana koyuyorlar, karşılaştırıyorlar. ‘Bu tümce aynı’ diyorlar. Tümcenin ikisinde de aynı olması ehemmiyetli değil. O tümce korunmuş mu? Yoksa yine yazılıp, yine yürürlüğe konulmuş mu? Ona bakmak gerekli. Değiştirirken şayet biz, ‘O tümcenin üçüncü fıkrası korunmuştur. Üçüncü fıkra dışındaki kararlar değişmiştir’ deseydik, o zaman bu iddia ileri sürülebilirdi. 2 kez adaylık sorunu. Oysa biz o tümceyi aynı biçimde yazmışız ama daha önceki yasada o tümceyle birlikte 101’inci maddeyi kaldırmışız Nisan 2018’de, Nisan 2018’de tekerrür, iki kez seçilebilir diye koymuşuz. Bunun anlamı, Nisan 2018’den sonra Türkiye’deki tam vatandaşlar, Tayyip Erdoğan da dahil olmak üzere herkes 2 kez cumhurbaşkanı seçilebilir diye tüzük farklılığı ve halkoylamasıyla yine o kararı getirmişiz. Dolayısıyla bu mevzuda bir kararsız yok” diye konuştu. “BİR EVVELKİ REY ORANLARIMIZDAN ASLA GERİ OLMAYACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUM” AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz ise tercihteki rey oranları ile ilgili kendisine yöneltilen suale, “Bir evvelki rey oranlarımızdan asla geri olmayacağımızı düşünüyorum. Cumhurbaşkanımız için hem partimiz açısından bunu söylüyorum hem de Cumhur İttifakı’nın toplam oyu ile alakalı bunu söylüyorum” yanıtını verdi.
BENZER HABERLER
-
Ataşehir Escort Bayanlarını: atasehirescortlari.com ‘da bulabilirsiniz.
-
İstanbul Escort ve Bayan Escort Aramalarınıza Artık SON Verebilirsiniz.
-
Kısmetse Olur’un Hazal’ı bacak dekoltesi ile olay yarattı! “Tanrıça diye sana taparlardı..”
-
AB’de yeni otomobil satışları yüzde 12 arttı
-
Müge Anlı’da akıllara durgunluk veren savunma! “Annem de eski kocama kaçtı”
-
TikTok’ta uyuyarak 400 bin dolar kazanıyorlar
YORUM BIRAK
YORUMLAR
Hiç yorum yapılmamış.