Çoğumuzun canı ne isterse yiyebilen ve yeniden de bir biçimde cılız kalabilen bir dostu vardır. Bu insanların süratli bir metabolizma ile mükâfatlandırıldığını düşünüyoruz ama gerçekten vaziyet böyle mi?
Metabolizma; bedenimizin besin ve meşrubatları yaşamak için lüzum dinlediğimiz enerjiye dönüştürdüğü süreçtir. Bedenin bir gün süresince tükettiği enerjiye metabolik sürat denir. Metabolik sürati etkileyen en büyük şeylerden biri adale hücrelerinin enerji arzlarıdır.
Ne kadar çok enerji tüketilirse, metabolizma sürati o kadar yüksek olur. O halde, metabolizmaları süratli olan insanlar, bir günde çok fazla enerji yakan şahıslardır.
Öteki hücre tipleriyle karşılaştırıldığında adaleler çok daha faaldir, kasılıp rahatlamak, günlük eskime ve aşınmaya karşı kendilerini onarmak için enerjiye lüzum dinlerler. Bir şahsın ne kadar çok adaleyi varsa metabolik sürati o kadar yüksek olur.
Bir insanın bedeninde adale oranı ne kadar fazlaysa o kadar enerji yakılır. Ancak yağ oranı, adale kütlesinden daha fazla bir birey için metabolizma yavaş çalışır. Burada kandırıcı nokta ise fiziksel görünümlerdir. Aynı kiloya sahip olan iki şahsın adale ve yağ oranı birbirinden değişiktir. Aynı görünüme sahip gibi gözükseler de adale kütlesi oranı daha yüksek şahsın daha süratli çalışan bir metabolizması vardır.
Kaynak: Science Focus