Son dakika… Minimum fiyatta hangi sayı gündemde? TÜRK-İŞ’ten açıklamaSon dakika haberine göre, 2023 seneyi için minimum fiyat tanımlama düzeyine geçildi. Minimum Fiyat Tespit Komiteyi dün ilk toplantısına reelleştirdi. TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Pevrul Kavlak açıklamalarda bulundu. TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Pevrul Kavlak’ın açıklaması şu biçimde;Minimum fiyatla çalışanların rakamı düşürülmeli. Son 20 senede minimum fiyat 30 kat arkasıydı ama yeterli olmadı. Tüzüğümüzün 73. Maddesi gereğince yapılması gereken az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmasıdır. Türkiye’de verginin 3’te 2’si fiyatlılar tarafından ödenmektedir. Dolaylı vergilerin ağırlığı Türkiye’deki vergi sistemini daha haksız hale getirmektedir. Toplam vergi içerisinde yüzde 70’e erişen dolaylı vergiler çalışanların yükünü artırmaktadır.Ülkemizde sendikalaşmanın geliştirilmesi lüzumludur. Fiyatlı çalışanlar sendika azası ise ve toplu iş sözleşmesi kapsamındaysa enflasyona karşı daha korunaklı olmaktadır.OECD ülkelerinde bu oran yüzde 30 düzeyindir. Türkiye’de genel oran yüzde 7.5 etrafındadır. Özel sektörde yüzde 6’ların altındadır. Türkiye’de minimum fiyat ülkesi haline gelmiştir. Araştırmalar minimum fiyat ve etrafında çalışanların oranının yüzde 50’nin üzerinde gösteriyor.Sosyal haktan, çalışma barışından söz edeceksek adaletli bölüşümden de söz etmeliyiz. Barıştan, serbestlikten söz edeceksek herkes için insan gururuna yakışacak bir yaşam isteyeceksek hakça bir paylaşımdan söz etmeliyiz.Çarkların dönmesi olduğu kadar barış içerisinde mutlu insanların yaşadığı ülkede beraber üretmek kazanmaktır. Alacağımız kararların minimum fiyat için hayırlı olmasını diliyor hepinizi selamlıyorum.Bugün ihracat sayılarında bu sayılara eriştiyse bunda işçinin büyük hisseyi var. Minimum fiyatla alakalı konuşmayan bir tek biziz. İhracatçılar Birliği ayrı konuşuyor. Herkes kendi yerini öğrenecek. Şayet onlar bugün ihracat şampiyonu oldularsa firmalarda çalışan işçiler sayesinde olmuştur. Bugün şayet minimum fiyat 400-500 dolar olursa biz ihracat yapamayız diye bir tehdit savuruyorsa o kendine emekçi değil köle arıyor demektir.BAKANLIĞIN ANKET ÇALIŞMASI HAKKINDASon 20 senede minimum fiyata 29.8 kat başka bir deyişle 30 kat zam yapılmış. Aynı zaman diliminde vasati memur ücretleri 16 kat çoğalmış, kamu emekçisi ücreti 14 kat çoğalmış, vasati emekçi emekli ücretleri 16 kat çoğalmış, memur emekli ücretleri 13 kat çoğalmış. Minimum fiyatı çok artırmak, 30 kat artırmasına karşın bugün Türkiye niçin minimum fiyatı konuşuyor. Yetmediği için konuşuyor.Türkiye’de bu işin çözümü sendikalı olmaktır. Minimum fiyatı artırıyorsunuz gelen zamlarla 2-3 sonra alım eforunu yitiriyor. Sendikalı teşkilatlarda böyle değil. TÜİK sayılarının üzerine basılmasına karşın bizim yaptığımız toplu sözleşmeyi öğreniyorsunuz. Bir sene içerisinde yüzde 139 zam aldılar.VERGİ FİYATLARI HAKKINDAVergi tertip etmesi takribî 14 milyonu ilgilendiriyor. Biz geçen sene minimum fiyat kadar olanı vergi dışına vazgeçtik. Bunu sezebildiniz mi? Sezemediniz verginin birinci matrahı gerektiği kadar yükselmediği için sezilmedi. Bu yıl vasati bir fiyattan bahsedelim saatlik fiyatı 50 lira brüt 16 bin lira olan birinin fiyatı. Yılbaşında 13 bin 544 lira net alıyor. 12. Ayda 12 bin 100 liraya düşüyor 1400 lira kaybı oluyor. Netten bahsediyorum.Üstelik 6. ayda minimum fiyata tertip etme yapıldığı için bu kadar düşük. Minimum fiyata tertip etme yapılmamış olsaydı bu 1450 lira 1800 lira net olacaktı. Brütü 2 bin 700 liradır. 14 milyon insan 1. ayda aldığı ile yılsonunda aldığı arasında 1500 lira fark ediyor.Vergi çalışanların üzerinde olağanüstü bir yük. Çalışan vergi ödüyor birde pazarda vergi ödüyor, vasıta vergisi ödüyor. Bunun kesinlikle tertip edilmesi gerekir. Bu vergi yükü sürdürülebilir değildir. Ergün başkanın söylemek istediği budur. Bunu TÜRK İŞ idare heyeti olarak gündeme getirdik. Meclis’teki tüm yetkililere kapsamlı bir mektup yazacağız.”İSTİHDAM NASIL KORUNACAK?Minimum fiyattan istihdamı gözetmenin tek yolu teşkilatlı olmaktır. EYT’liler iyi bir misaldir. Sosyal medya üzerinden teşkilatlandılar ve istediklerini alacaklar. Teşkilatlanma olmadığı sürece Türkiye’de biz minimum fiyatı da çok konuşuruz, minimum fiyata gelen çoğalıştan sonra da patronun tehditlerini konuşuruz, hepimiz fakirlikte buluşuruz. Üniversite mezunları, pırıl pırıl çocuklar minimum fiyatın azıcık üzerinde iş başı yapıyor. Bunun ilacı örgütlenmektir.Sendikalı emekçi minimum fiyattan girdiği zaman minimum fiyatın üzerinde yüzde 8 zam alır. 4 ikramiyesi vardır bu yüzde 33 yapar, sosyal hakları vardır bu yüzde 7 yapar, işe girdiğinde minimum fiyatın üzerinde yüzde 48’le başlamış olur. Bu işin ilacı örgütlenmektir.Dünkü görüşmede teşkilatlanmanın önündeki maninin kaldırılmasıyla alakalı bir görüşme olmadı. Daha evvel bu salonda 4 akademisyen bir çalışma yaptık. Varsayım ediyorum bu 2023’te Meclis’in gündemine gelecektir.”YENİ MİNİMUM FİYAT NE OLACAK?Dünkü konuşmaya bir sarihlik getireyim. Toplu pazarlığın oradan başlayacağını söyledi Başkan ama bunu şöyle kavramak gerekli TÜRK İŞ 40 yıldır minimum fiyata giriyor. Bu 40 sene içerisinde 6 kez minimum fiyatı imza atmış bunun 2’sini 2022’de imza atmış. Şimdi pazarlıklar oradan başladı diye orada bir tek diye bir kayıt yok. Biz bu yıl sayı açıklamadık. Patronlar bir sayı sarihlesin görelim, Bakanlık sayısını söylesin görelim, sırtımızda yumurta küfesi yok hoşlanmadığımız bir sayı çıkarsa bunu imza atacaksın diye zorlayan da yok. İçimize sinen, cemiyetin büyük kesimleri tarafından kabul edilebilir bir fiyat olursa bunu yakalarsak, elbette hoşlana hoşlana imzalarız ama içimize sinmeyen bir şey olursa bunun altına imza atmayız diye sayın Başkan söyledi.