Kübra Doğru Ünlü Yazdı! Üç Kız Kardeş “Yüzleşme “Yüzleşme; yüzleşmek… Üç Kız Kardeş ’in 34. Bölüm başlığı sizce ne olmalı, deseler böyle tasam. Hakikatlerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir özelliği var. Amenna onu öğreniyoruz ancak şu yüzleşmek dediğimiz gidişat nasıl hoş, nasıl ehemmiyetli, nasıl bedelli…  Hesaplaşmaların bittiği düğümlerin çözüldüğü o noktaya bir çırpıda taşıyıveren eylem. Keşke herkes becerebilse. Bireyin kendisi ile barışık olabilme halinin temel eylem şekli. Hakikatiniz her ne ise yüzleşin ve omuzlarında koca bir yükle yaşamaktan kurtulun.Sonucu ne olursa ve nereye bağlanırsa bağlansın, cesaretli olun. Bir bireyin omurgalı duruşu bir haylilerinin suratsızlığı ile yüzleşmesine neden. Dizi de de bu unsur daha çok Türkan üzerinden bir kurgu ile karşımızda. Bununla beraber hem vicdanınızı rahatlatın hem yolunuza taş koyanı öteleyin. Vazgeçin hayat kendi bildiği gibi aksın. Kendinizce kurup inandığınız, hakimiyet mekanizmaları ile hayatın akışına müdahale etmeyin.Hayatın kendi gücünün üstünde bir hakimiyetle sürdürmeye çalıştığınız her ne ise size gün gelip kesinlikle bir yanılgı yaptırır. Her kusurdan bir derste alınmamış olunca da düğümlerden oluşan o yumak gün kazanç bir noktada bağrınızı kilitler. Ne kadar hakimiyetçi ne kadar müdahaleci olursanız olun yeniden günü geldiğinde hayat size o yüzleşmeyi yaşatacaktır. Ne doğmaların ne hakimiyetin ne müdahalelerin hiçbir işe yaramayacaktır…Keşke herkes becerebilse ve kendi hakikati ile yüzleşe öğrense. Edebiyatçıların yazdıklarıyla bunu yapabiliyor olmaları hayatın en hoş armağanı… Bu pratiğe sahip olamayanlara yol göstericiliği ise sanatçılığı. Kendi hakikatliği ile yüzleşip aklındakini ekipmanı ile birleştirince de karşımıza akılda işi bir imalle çıkmış oluyor. Benzeş doğrultularımızı tuttuğumuz, imaline olan sevgide işte bütünde bu noktada başlıyor. İşin gizemi dediğimiz yer… Belki de seyircide Üç Kız Kardeş ‘in bu denli yer bulmasının en ehemmiyetli gizemi böyle bir gidişat.Tolstoy; Fransız basmakalıplarının hoşlanılan yazarı, benim de çok hoşlandığım Guy de Maupassant için şöyle diyor. “…rakamları az olmakla beraber, Maupassant gibi bir başka cins insan daha vardır ki, bunlar her şeyi kendi gözleriyle, kapsadığı ehemmiyet ve anlamıyla, olduğu gibi görürler” … 34. bölüm ile izleyici dizide beklediği o yüzleşmelerin hemen hemen hepsini gördü. Donakaldı, kiminden hoşlandı, kiminden hoşlanmadı. Kimiyle aynılaştı, kimine çok kızdı. Kimine kendi başında da aynı gidişat olduğundan belki de küfür etti.Klan birkaç ehemmiyetli yüzleşme de ilerleyen bölümlerde yaşanacaktır. En azından ben kitaba Üç Kız Kardeş- Roman müracaat ettim Kitap öyle diyor da bakalım senaryocu ne diyecek. Ben de sizler kadar meraktayım. Üç Kız Kardeşi izlenir kılan unsur hayatın hakikatleriyle yürüyor olması. Komşunuz gibi, işvereniniz gibi, sevgiliniz gibi, kayınvalideniz, görümceniz, eltiniz ve bilumum akraba ve arkadaşlarınız gibi.Hayata çekirdek aile etrafından genişçe bakmak Üç Kız Kardeş ‘in galibiyeti. Hal böyle olunca 34. Bölümde ortaya çıkan asıllar, yüzleşmelerde o denli sahici oldu. 34. Bölümü sürekli www.kanald.com.tr de izleyebileceğiz andırdırmasıyla, gelecek bölümde görüşmek dileğiyle.