Kölelerine yıllarca eziyet etti: Tavan arasında yaşanan vahim hadiseler bugün dahi unutulmadı

Dünya - Aralık 29, 2022 9:00 am

1780 senesinde New Orleans’ta varlıklı beyaz bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Marie Delphine McCarty; yaşamı süresince üç defa evlendi ve beş çocuğu oldu.

Resim: AP

İlk iki eşi yaşamını kaybedince genç kadın Leonard Louis Nicolas LaLaurie adındaki üçüncü kocasıyla evlendi. Adam bir hekimdi ve çoğu zaman eşini kendi haline vazgeçiyordu.

1831’de Madame LaLaurie, Fransız Mahallesi’ndeki 1140 Royal Caddesi’nde üç katlı bir konak satın aldı. O zamanlar pek çok sosyete kadınının yaptığı gibi Madame LaLaurie de köle yakaladı. Hatta iki köleyi azat ederek tüm cemiyeti “terbiyesiyle” şaşırttı. Ancak kadının asıl suratı henüz ortaya çıkmamıştı.

Bir gün, genç kadının evinde bir yangın çıktı. Çevredeki komşular yangına müdahale ederek söndürmeye çalıştı. Ancak burada enteresan bir detay vardı; evde olması gereken köleler neredeydi? Bir grup evi aramak için parçaladı. Herkesin yangından sağ çıktığına emin olmak istiyorlardı. Buldukları şey bugüne kadar uzanan bir vahşet tablosu oldu.

Köleler, tavan arasında bulundu. Tavan arasına bağlanan köleler vefatla yaşam arası bir yerdeydi. Polis raporları manzarayı şöyle anlatıyordu; en az yedi köle vurulmuştu, öbürleri ise kanlar içindeydi. Hatta kimilerinin teni yüzülmüştü. Şahitlerden biri kölelerin ağızlarının dışkıyla doldurulduğunu ve ağızlarının dikilerek kapatıldığını iddia etti.

Rahatsız edici başka bir rapor; bir kölenin yengece eş bir biçimde kemiklerinin kırıldığını yazıyordu. Ayrıca tavan arasında bulunan öteki cesetler; tanınmayacak biçimde ayrılınmış, uzuvları dışarı çıkartılmıştı.

Evin yaşlı aşçısı, Madam LaLaurie tarafından eziyet görmektense intihar etmişti. Kayıtlara geçen başka bir hadise ise 12 yaşındaki köle bir kızla alakalıydı. Kız çocuğu, LaLaurie’nin saçlarını tararken acıttığı için kırbaçla vurularak öldürülmüştü.

Hadiseler sarihe çıktığında LaLaurie’nin evi takribî 4000 şahsiyet asabi bir grup tarafından basıldı. Evde olan ne varsa kırıldı, yakıldı. Lakin ev bugün de varlığını sürdürüyor. 

Madam LaLaurie’ye kazançsak, kendisi hadiselerden sonra kayıplara karıştı. Yaşamı süresince nerede veya nasıl yaşadığı ya da nasıl can verdiği öğrenilmiyor. Madam LaLaurie’nin sosyetik ve çevresi geniş bir kadın olduğunu düşünürsek bu çok da donakaltıcı değil. 

Madame LaLaurie’nin kurbanları mala gömüldü ve bugüne kadar araziye musallat oldukları söyleniyor. İki asır sonra dahi, yerel ulus LaLaurie malikanesini ismiyle anmayı yalanlıyor ve burayı yalnızca “Perili Ev” olarak adlandırıyor.

Kaynak: All That Interesting

BENZER HABERLER