CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir dizi temaslar ve buluşmalar için geldiği Kilis’te, Ticaret Odası’nı ziyaret etti. Burada oda aboneleri ile toplanan Kılıçdaroğlu, daha sonra gazetecilere açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, Kilis’in güçlü olmasının bölgenin güçlü olması anlamına geldiğini söyledi. Mülteci sualin olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, resmi sayılara göre kentte yüzde 38 oranında mülteci bulunduğunu, ancak hakikat sayıların bunun çok üzerinde olduğunu dile getirdi.
Meselelerin farkında olduklarını kaydolan Kemal Kılıçdaroğlu, çözümü için her kesim ile oturup konuşacaklarını ve lüzumlu altyapı çalışmalarını yapacaklarını kaydoldu. Kılıçdaroğlu, meseleyi yaşayanları dinlemek gerektiğini belirterek, “Düğmeye bastığınız anda mesele çözülmüyor. Altyapısını oluşturmanız gerekli. Oturup konuşmanız gerekli meseleyi yaşayanlarla bir ara. Buraya gelmeniz gerekli. Meseleyi yaşayanları dinlemeniz gerekli. Yoksa Ankara’da oturup, ben meseleyi çözeceğim demek doğru değil. Zati öyle olsaydı Türkiye bu kadar büyük meselelerle karşı karşıya kalmazdı. Var olan meselelerin giderek derinleşmesi meseleyi yaşayanların dinlenmemesinden kaynaklanıyor. Keşke gelseler, sizi dinleseler. Siz aynı zamanda onlara çözüm de üretirsiniz. Çözümleri de aktarırsınız. Bizim kendi kültürel yapımız var, ananelerimiz var, örfümüz var, adetimiz var. Bunların korunması gerekli. Zira bu örf, adet, anane bizim yarattığımız değil, babalarımızdan, dedelerimizden gelen bir alışkanlıktır bu. Dolayısıyla bizim Kilis’i kadim kenti yapan bu ananelerdir, örftür, adettir. Bu kadim kentin bu çerçevede korunması ve geleceği sağlaması, inşa etmesi gerekir. Cumhuriyet Millet Partisi neyi, nasıl yapacak, nasıl çözecek? Onu da aktarması gerekli” diye konuştu.
‘GİDECEK MÜLTECİLERİN EVLERİNİ, MEKTEPLERİNİ, SAĞLIK KURUMULARINI YAPMAMIZ GEREKLİ’
Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye genelinde resmi sayıya göre 3 milyon 600 bin mülteci olduğunu, ancak hakikat sayıların 4,5 milyon olduğunu söyledi. Suriye’ye gidecek olan mültecilerin ülkelerinde lüzumlu tüm altyapı çalışmalarının yapılması gerektiğine dikkat toplayan Kılıçdaroğlu, bu yatırımların Avrupa Birliği fonları ile Türk müteahhitler tarafından yapılacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Buradan Suriye’ye kendi vatanlarına gidecek olan mültecilerin evlerini, yollarını, mekteplerini, anaokulularını, mekteplerini, sağlık kurumularını yapmanız gerekli. Bunları nasıl yapacağız? Avrupa Birliği fonlarıyla bizim müteahhitlerimiz yapacak. Dolayısıyla bizim müteahhitlerimiz tam bunların altyapısını oluşturacak. Bunların evleri olacak, yolları olacak, mektepleri olacak, sağlık kurumuları. Tam altyapıyı hazırlayacağız. Yeter mi, yeniden yetmez. Buradan gidenlerin can ve mülk güvenliklerinin sağlanması gerekli. Başka Bir Deyişle yine savaş etrafında kendilerini bulmamaları gerekiyor. Bunun için de hukuki hükümetle oturulacak, protokol yapılacak. Birleşmiş Milletler gerekse devreye konacak. Herkesin can ve mülk güvenliği sağlanacak. Yeter mi? Bir şey daha yapmamız gerekli. Bizim Gaziantepli, Kilisli çok rakamda iş insanının o bölgede fabrikaları var. Fabrikaların yine açılmasını isteyeceğiz. Yine imal yapmalarını isteyeceğiz. Buradan çiğ maddesi gidecek. Oradan buraya gelecek. Ticaret kuvvetlenecek. Hem biz kazanacağız hem Suriyeliler kazanacak. Bölge kazanacak. Bölgenin kazanması, bölgenin güçlü olması demektir. Hiç kimsenin de unutmaması gerekir. Bölgenin en güçlü ülkesi Türkiye’dir ve Türkiye egemeni olarak bölgede tam ekonomik büyümeleri yönlendirebilir. Böylece buradan giden insan evi olacak, yolu olacak, mektebi olacak, işi olacak, eforu olacak.”
‘OTOBÜSE BİNDİRİP YOLLAMAK OLMAZ’
Geri yolladıkları mülteciler ile alakalı Suriye’deki daha önceki atmosferi yine tutmak gerektiğini kaydolan Kılıçdaroğlu, mülteciler ile alakalı projelerinin 2 sene içinde reelleştirebileceklerine inandıklarını dile getirerek, “Arzu ediyorsa bizim ülkemize turist olarak gelebilir. Gelip dolaşabilir. Hafta sonunu ben Türkiye’de, Kilis’te geçiririm diyebilir. Daha evvel hafta sonları tam restoranlar, tam hudut boyumuzla doluydu. İnsanlar düğünlerini dahi kazançlardı, Hatay’da yaparlardı, Antep’te yaparlardı, Kilis’te yaparlardı. Bunların hepsi muhtemeldir. Aynı atmosferi yine sağlamak zorundayız. Bunun 2 sene içinde reelleşebileceğine inanıyoruz. Hani düğmeye bastık, ertesi gün yollayacağız, yok. Bakın bu proje şunu öngörüyor; bir biz ırkçılık yapmıyoruz. Herkesin kimliğine saygılıyız. Öyle insanları bindirdik, otobüse güçle gönderdik. Onu da yapmıyoruz. Yollayacağımız insanın can ve mülk güvenliğini sağlıyoruz. Yollayacağımız insan orada para kazanacak. Bizim fabrikalarda çalışacaklar. Bunu yaparken uzun uzun düşündük. Uzun uzun tartıştık. Bunları ne kadarlık bir zaman dilimi içinde hakikatleştirebiliriz diye. Bu söylediğimi 2 sene içinde yapacağız. Tabi bunun çok kolay olmadığının da ben de farkındayım. Muhakkağım sizler de farkındasınız. Zira bölgede bizim dışımızda başka unsurlar da var. Başka Bir Deyişle Amerika da Rusya da var orada. Ama biz natürel Suriye’nin içiyle değil. Kendi hudut boylarımızdaki bize Türkiye’den, Suriye’den Türkiye’ye gelen Suriyeli kardeşlerimize daha çok ilgileniyoruz ve kendi ülkelerini yolluyoruz” dedi.
‘HERKESİN KİMLİĞİ İFTİHARIDIR’
Kılıçdaroğlu, herkesin inancı ve yaşam stiline saygı dinleyerek Orta Doğu’da tekerrür barış etrafını hakikatleştirmek istediklerini belirterek, “Dolayısıyla bir müzakere değil. Orta Doğu havzasını bir barış havzasına döndürebilirsek Türkiye de kazanacak, Orta Doğu da herkes de kazanacak. Biz hiç kimsenin kimliğiyle, inancıyla, yaşam stiliyle ilgilenmiyorum. Herkesin kimliği kendi iftiharıdır. Onu öyle görüyoruz. Herkesin inancı bizim başımızın üstüne. Ama insanların karnının doyması gerekli ve bu bölgede insanların huzur içinde yaşaması gerekli. Bu olursa ne olur? Başkan siz de kazanacaksınız. Başka Bir Deyişle Kilis’in ticaret ve sanayi erbabı da kazanacak. Zira siz daha geniş bir, daha rahat bir civarda çalışacaksınız. Daha huzurlu bir civarda çalışacaksınız. Bir gelecek evhamı taşımayacaksınız” ifadesini kullandı.
‘SURİYE HUKUKİ YÖNETİMİ İLE GÖRÜŞECEĞİZ’
Kemal Kılıçdaroğlu, Ulus İttifakı olarak iktidara geldikleri zaman yapacakları ilk işlerden birisinin Suriye’nin hukuki yönetimi ile görüşmek olacağını kaydolarak, şunları söyledi:
“Türkiye genelinde resmi sayıya göre 3 milyon 600 bin mültecimiz var. Ama bu sayının 4- 4,5 milyon olduğunu üç alt beş yukarıya hepimiz kabul ediyoruz. öğreniyoruz da zati ama bu hemen çözüldüğü anlamına gelmez. Allah kısmet eder, ittifak olarak, Ulus İttifakı olarak, iktidar olduğumuzda ilk yapacağımız işlerden birisi, Suriye’nin hukuki idaresiyle görüşmektir. Karşılıklı büyükelçiliklere açmaktır. Zira bir meseleyi çözecekseniz, sualin muhatabı olan bireyle konuşmanız gerekli. Müzakere ederek çözemezsiniz. Karşılıklı büyükelçiliklerimizi açacağız. Ama bu hemen çözüldüğü anlamına gelmez.”
YENİ AZALARA ROZET TAKTI
Kılıçdaroğlu, Ticaret Odası ziyaretinin ardından CHP’ye yeni katılan azalara rozetlerini taktı. Merasimde partililere hitap eden Kılıçdaroğlu, ülkede herkesin adalet olmadığından şikayet ettiğini söyledi. Her yerde adaleti korunduklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, “Gittiğim her yerde bir taahhüdüm var. Bu ülkeyi adaleti getireceğiz. Adalet, aynı zamanda oluşturduğumuz kazancı hakça bölüşmek demektir. Birisi zengin olurken, birisi yatağa aç girmemeli” dedi.
Kısır münazaralardan Türkiye’nin çıkması için herkesi CHP’ye katılmaya davet ettiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “Müzakere bu memlekete ne getirdi? Hiçbir şey getirmedi. Tam ülkelerde kazanç atarken Türkiye’de düşüyor. Birileri çok zengin ama birileri de çok muhtaç. Bu olmaz. Sosyal devlet yoksulun, fakirin yanında duran devlet demektir. Sosyal devlet üretenin, alın terinin bedelini bilen devlet demektir. Bunları aşmanın yolu demokrasidir. Sandığa gideceksiniz, reyinizi kullanacaksınız. Tam önyargılarımızdan kurtulmak zorundayız. Reyimizi kullanırken vicdanımızı dinlememiz gerekli. Huzur içinde yaşamak varken neden müzakere? Biz 6 genel başkan bir aradayız. Hepimiz aynı şeyi düşünüyoruz. Bu memlekette huzur olsun, herkesin karnı doysun istiyoruz” diye konuştu.
“‘NİÇİN REY VERMİYORSUNUZ’ DEDİK, NATÜREL VERMEZ”
Kilis’te reylerinin düşük olduğunu ve bunun mesulünün kendileri olduğunu da anlatan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Komşularınızı, akrabalarınızı ikna edin. Onlarla oturup konuşun, ev ziyaretleri yapın. Kilis’te reyimizin düşük olduğunu öğreniyorum ama düşüklüğün nedeni Kilislilerde değil. Kusur bizde. Biz gelmedik, Kilislilerin tasasını dinlemedik, Ankara’da oturduk, hitabe attık ‘niçin rey vermiyorsunuz?’ dedik. Natürel vermez. Bunun için her ile ve ilçelere gitmeye çalışıyorum. Kanı önderleri ile kadın ve gençlerle toplanarak onların tasalarını dinliyorum.”
İktidarlarında ‘aile dayanakları sigortası’ uygulamasını getireceklerini ve her ailenin kazancının minimum fiyat seviyesinde olacağını da söyleyen Kılıçdaroğlu, ödemelerin ise kadının banka hesabına yapılacağını kaydoldu. Efor birliği yapmak istediklerini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “Hepimizin beraber çalışması, efor birliği yapması gerekli. Bize katılın, birlikten efor doğuralım ve bir otoriter yönetimi değiştirip ülkeye huzuru, yararı getirelim. Hasletlerimize yine dönmeliyiz ve münakaşadan artık bu ulusu uzaklaştırmak zorundayız” dedi.
DHA
ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ